17 Nisan 2013 Çarşamba
Hz.Aişe'ye İftira
Âise 14-15 yaslarinda iken Benu Mustalik (Müreysi') gazâsina Resulullah'la beraber katildi. Gazâ dönüsü tuvalet için geride kalmasi yüzünden iftiraya ugradi; savasa ganimet için katilan münafiklar Hz. Âise'nin, gecikmesi sebebiyle, kâfilenin ardindan yaninda Ashabtan Safvan ile birlikte geldigini görünce bunu kötü sözlerle ve çirkin bir sekilde yorumladilar. Yolda bu dedikodulara bazi müslümanlar da karisinca Hz. Âise çok üzüldü; Medine'ye gelince hastalandi. iftira, dedikodu etrafa yayilmisti. Atesi yükselerek yataga düstü. Bu arada kendisini fazla aramayan Rasûlullah'tan izin isteyerek babasi Ebû Bekir'in evine gitti. Orada bir müddet kaldi; sabirla bekledi. Bu arada Rasûlullah diger hanimlarina ve sahâbeden en yakinlarina Âise'nin durumunun ne olabilecegini sordu. Hepsi de Hz. Âise'nin temiz ve suçsuz oldugunu söylediler; "Peygamberini fenaliklardan koruyan Cenâb-i Hak, size böyle bir seyi revâ görmez, sabreyleyin" dediler.
Aradan bir ay gibi uzun bir zaman geçinceye kadar danismalarini sabirla sürdüren Resulullah, sonunda Hz. Ebû Bekir'in evine ugradi. Hz. Âise'yi, anne, babasi ve sahâbeden bir hanimla aglar buldu: "Ya Âise, senin için bana söyle söyle söylediler. Eger sen, dedikleri gibi degilsen; Allah'u Teâlâ yakinda senin dogrulugunu tasdik eder. Eger bir günah islediysen, tövbe ve istigfar eyle! Allah'u Teâlâ, günahina tövbe edenlerin tövbesini kabul eder. " buyurdular. Resulullah'in mübarek sesini isitince aglamayi kesen Hz. Âise babasina bakip cevap vermesini istedi. Hz. Ebû Bekir ve Âise'nin annesi böyle söylentilere ve dedikodu yapanlara sadece sasirdiklarini söylediler. Hz. Âise ise: "Allah'u Teâlâ'ya yemin ederim ki kulaginiza gelen lâflarin hepsi yalandir, iftiradir, Allah biliyor ki benim bir seyden haberim yoktur. Yapmadigim bir seye evet dedigimde kendime iftira etmis olurum. Sabretmek iyidir. Onlarin söyledigi sey için Allah'u Teâlâ'dan yardim bekliyorum." dedi. Günahsiz oldugundan, kalbinin temizligi ile ve kendinden emin olarak bekledi .
Bu sirada Hz. Peygamber (s.a.s.)'in yüzünde vahiy alâmetleri belirdi. Hz. Ebû Bekir, Resulullah'in basinin altina bir yastik koyup üzerine çarsaf örterek beklediler. Vahiy tamamlaninca Resulullah terlemis yüzünü örtünün altindan kaldirarak: "Müjdeler olsun sana ey Âise! Allah'u Teâlâ seni temize çikardi. Senin pak olduguna sahit oldu." deyip Kur'an'daki Nûr Suresinden, o an nazil olunan 10 ayeti okudu. Hz. Ebû Bekir hemen kalkip kizi Âise'yi basindan öptü, "Kalk, Resulullah'a tesekkür et." dedi. Kendisi için ayet inecegini aklindan geçirmeyen Âise saskinlik içinde: "Hayir kalkmam baba vallahi kalkmam. Allah'u Teâlâ'dan baskasina sükretmem. Çünkü Rabbim beni Ayet-i Kerîme ile methetti." dedi. Ama, çok sevindi. iftirada bulunanlar zamanla hakîr ve zelîl oldular.
16 Nisan 2013 Salı
Kitap Önerisi
Herkesin okuması gereken bir kitap.Gençlerle Başbaşa demesine rağmen her yaştan kişinin okuması gereken bir hazine gibi bir şey.Hayatta yapılması,dikkat edilmesi gereken A'dan Z'ye en ayrıntı şeyler yazıyor.Kitap çok ince,dergi gibi.Çok zamanınızı almaz,fakat ömrünüzün sonuna kadar devam ettirirsiniz yazan şeyleri.Bende beynime yerleşsin diye panoma astım.Kitapdaki bana göre yapmam gereken ve önemli olan şeyler şunlar:
*Gençliğini eğlenmekle geçiren,ihtiyarlığını ağlamakla geçirir.
*Arkadaş olacağın kimsede arayacakların;çalışkanlık,dürüstlük ve iyilikseverlik.
*Namusluluk;insanın vicdanı ile başbaşa kaldığı zaman ona verecek utandırıcı hesabı olmamak demektir.
*Düşmanın yıldığı biricik silah iradedir.(Burada düşman tembellik,kötü arkadaş)
*İnsan zekası ve bilgisiyle değil ancak iradesiyle insandır.
*Tembellik ve parazitlik her türlü ahlaksızlığın anasıdır.
*Çalışmanın değeri miktarında değil,verimindedir.
*Çalışmayı sev.
*Uygun zamanı bekleme!Hergün her saat çalışman için en uygun zamandır.
*Uygun yer arama!Her yer her köşe çalışmanın en uygun olduğu yerdir.
*Erteleme!
*Bir zamanda yalnız tek bir iş,tek bir bölümü yap.
*İşini yarıda bırakma!Yarıda kalan iş,başlanmamış demektir.
*Başlamadan ne yapacağına karar ver.
*Çalışmada gereken şeyleri önceden düşün.
*Uyanık ol!
*Cömert ol!
*Kin tutma!
*Her zaman zihnini açık tut.(Bunu ben uydurdum :))
*Yapacağın işi en kısa,an temiz ve en kolay nasıl yapacağını araştır,düşün.
*Güçlüğü yenmeden bir adım bile gerileme.
*Yılgınlık maskeli bir tembelliktir.
*Çalışma sevgisi güçleri yenmekten doğar.
*Güçlüğü ilk önce parçala.Parçaları birer birer yenmeye çalış.
*Yorulursan işini değiştir,hızını yavaşlat.
*Çok düşün.
*Sonuca ve öğrendiğine bak.
*Sakin ve dayanıklı ol.
*Sindirerek çalış.
*Edebi,felsefi parçalar ezberle.
*15 sayfa sesli bir şey oku.
*Kitabı kapatıp ezberden özet halinde not et.
*Sözlerin,yazıların kısa,açık ve anlamlı olsun.
*Okuduğun beğendiğin bir fikirleri yazacağın dosyan olsun.
*Yazacaksan önceden yazılmış eserleri de oku.
*Dil bilgisinin asıl amacı,fikir zenginliğidir.
*Sinirliyken karar verme.
*Çok konuşma,dilini tut.
*Arkadan konuşma korkaklığın en iğrenç şeklidir.
*Kimsenin cahilliğini yüzüne vurma.
*Söz vermeden önce düşün,asla yalan söyleme.
*Olduğun gibi görün,göründüğün gibi ol.
*Beğenilen asıl güzellik,ahlak güzelliğidir.
*Dostluğunu kötü günde göster.(Yapmacık ve ciddiyetsizce değil tabikide)
*Yakın arkadaşlarınla bile şakaların zarif olsun.
*Kaba şakadan hayvan bile hoşlanmaz.
*Pişman olacağın işi başında düşün.
*Kusurlarını kendin gör.
*Başarılarınla gururlanma.
*Cesur ol.(gözü kapalı gösteriş için değil)
*Başkasının düşüncelerine saygılı ol.
*Kendine yapılmasını istemediğini başkasına yapma.
*İyiliğe karşı iyilik adalettir.
*Sözlerin tatlı,tavırların zarif olsun.
*Üsttündekilere değil,altındakilere bak.
*Hak,doğruların yardımcısıdır.
*Mütevazı ol,kıymetlı ol.
*Kibirli insan sarımsak kokan ağız gibidir.
Bunları yazarken fark ettim.Kitabın her yeri benim için önemliymiş.Zaten artık kitabı almanıza bile gerek kalmadı,çünkü özetini çıkardım sanırım.Eğer kitabı beğenirseniz insanlara tavsiye etmenizi tavsiye ederim.İnsanların gözünü açmakta bir çeşit iyiliktir bence.
İyi Akşamlar :)
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)